Tatlı çocuklar anaokulu kreş logo

Mahremiyet Eğitimi Nedir?

Mahremiyet Eğitimi, çocuğun kendisinin ve diğer insanların özelinin/özel alanının farkına varması, toplum içindeyken özel alanını koruması, diğer bireylerin özeline saygı duyması, kendi sınırlarını koruyabilmesine denir.

Mahremiyet Eğitimi cinsel eğitim demek değildir. İki konu birbiriyle bağlantılı gözükmesine rağmen birbirinden farklı konulardır.

Mahremiyet Eğitimini aile içinde alan çocuklar, aile içinden gelecek ve dış çevredeki kişilerden gelecek olan rahatsız edilme, rahatsız hissetme durumlarına karşı daha güçlü olmalarını sağlayacaktır.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki ”Mahremiyet Eğitimi” ailede başlar. Ailelerin neler yapması gerektiği de uzmanlar tarafından ailelere verilmesi gereken eğitimlerle, mümkündür. Toplum olarak son yıllarda yaşanan çocuk istismarları nedeniyle hazırlıksız yakalanmış olmanın çaresizliğini yaşıyoruz. Ne yapmalı, nereden başlanmalı, kimden destek alınmalı gibi sorular ailelerin kafasını karıştırdığı gibi korku ve kaygılarını da arttırmaktadır.

Mahremiyet Eğitimi çocuğa, biri sana şeker verirse sakın alma, biri senin yanına gelirse hemen bağır, üstü başı kirli kişilerden uzak dur demekle ya da çocukları korkutarak, baskıyla verilmemelidir.  Mahremiyet Eğitimi çocuğa ”kendini koruma refleksi” olarak kazandırılmalıdır.  Bir çok kaynak, çocuklara mahremiyet eğitiminin 3-4 yaşından sonra verilmesi gerektiğini söyler. Oysaki Mahremiyet Eğitimi çocuğa doğduğu andan itibaren davranış olarak hissettirilmelidir.

Mahremiyet Eğitimi Bireyin Doğumu ile Başlar

Birçok kaynak, Mahremiyet Eğitiminin 3-4 yaşından sonra verilmesi gerektiğinden bahseder. Oysa ki; mahremiyet bilinci Bireyin doğumu ile başlar. Anne Çocuğunu emzirirken ona yumuşak dokunuşlarla temas etmesi, memeyi çocuğun ağzına koyarken zorlayıcı olmaması, çocuğu emzirirken yalnız bir alanda gerçekleştirmesi gerekir. Bebeğin bezinin mümkün olduğunca aynı ebeveyn tarafından ve kimsenin olmadığı yerlerde değiştirilmesi gerekir.

Bebeğin bezi değiştirilirken hassas dokunuşlarla bebeğin altını temizlemek çocuğun bedenine saygı duygusunu geliştirir. Onu severken acıtıcı olmamaya özen göstermek gerekir vakumlar gibi öpmek, ısırmak da çocuğun, bedenim üstünde başkaları söz sahibi, ”kendi bedenim bana ait”  bilincine zarar verir.

Bebeğin emzirilmesi, altının değiştirilmesi, kıyafet değiştirme sırasında yumuşak ve hassas davranmanın yanında yapılanları çocuğa da anlatmak çok kıymetlidir. Ebeveynlerin çocuğa onunla ilgili olduklarını çocuğa, hissettirmeleri çocuğun, benlik algısına olumlu yatırımlar kazandırır.

Mahremiyet Eğitimi Hangi Aşamalarla Kazandırılmalı?

Çocuğa Mahremiyet Eğitimi ”kendini koruma refleksi”  kazandırmakla başlar demiştik. Çocuklara Mahremiyet Eğitimi 3-4 yaşına kadar davranış olarak kazandırılır. 3-4 yaşından sonra yavaş yavaş bedenini  koruma ve duygularını kontrol edebilme bilinci verilmelidir.

1- Beden Tanımı Kazandırılmalı

Çocuğa 3-4 yaşından itibaren,  kendi bedeni hakkında bilgi verilmelidir.  Kolları, gözleri, ağzı, kulakları nasıl öğretiliyorsa özel bölgeleri de bu organlar gibi anlatılmalıdır. Bunun için kitaplardan, videolardan faydalanılabilir. Çocuk bedeninin kendisine ait olduğu bilinci bu yaş döneminde desteklenerek devam ettirilmeli.

Anaokullarında verilen ” bedenimizi tanıyoruz ” çalışmaları;  çocuğun bedenini tanımasına yönelik olup, çocuğun bedenine karşı farkında olma bilinci kazandırır.

2- Bedenim Bana Ait, Ben İzin Verirsem Dokunabilirsin

Çocuğa abanarak zorla öpmek, ısırarak sevmek, çocuk istemediği halde ona sarılmak çocuğa ben güçsüzüm zaten kendimi koruyamıyorum, yetişkinlere direnmek boşana, onlar çok güçlü ben de zayıfım algısı geliştirmelerine neden olur.

Bazen ebeveynler,  ”benim çocuğum izin alacak değilim ya öpmek için”  diyebilirler. Fakat unutulmamalıdır ki onlar evlatlarımız bile olsalar şu mesajı vermek çok kıymetli ” sen benim evladım olduğun halde bile ben bile senden izin almadan sana dokunmuyorum, seni zorlamıyorum, bir başkası zorlarsa bu doğru değil” Çocuğun özel bölgeleri sevgi objesi olamamalıdır. Pipiden öperek sevmek, kız çocuğunun özel bölgesini  kuşum diye sevmemek gerekir. Kısacası Çocuk özel bölgelerinden sevilip, öpülerek bunun normal olduğu çocuğa öğretilmemelidir.

3- Dokunulması Yasak Olan Yerlerim Refleksi Kazandırılmalı

3-4 yaşından itibaren çocuğun genital bölgelerine olan temas azaltılmalıdır. Mümkün olduğunca çocuğun tuvalet sonrası ve banyoda genital bölgesini yıkama/temizleme görevi çocuğa verilerek özel bölgelere olan  temas kesilmelidir.  Bu yaş döneminde çocuk tuvalete bir ebeveyn desteği ile girmeli mecbur olunmadıkça çocuğun yanında kalmamak daha iyi olacaktır.

Çocuk tuvaleti bittiğini söyledikten sonra destek olmak için tuvalete girilse bile çocuğa, bak sana bakmıyorum, kafamı çevirdim demeli ve gözler hafif kısık şekilde tuvalet temizliğine destek olunmalıdır. 4 Yaşından itibaren ufak ufak tuvalete çocuğun yalnız girmesi sağlanmalıdır. Banyo yapılırken 4 yaşından itibaren çocuğun külotlu olmasına dikkat edilmelidir. 7-9 yaşından itibaren çocuk banyosunu yardımsız yapmalıdır.

4- Vücudum Görülmemeli Hissi Kazandırılmalı

Daha bebekken bile çocuğun kıyafetleri başkalarının olduğu alanda değiştirilmemelidir, bu hassasiyeti çocuğunuz,  3- 4 yaşından itibaren anne-baba olarak sizlerde örnek olarak gösterin. Kıyafetlerinizi çocuğun yanında değil,  kendi odanızda kapınızı kapatarak üstünüzü değiştirin ki çocuğunuza,  kıyafet değiştirirken kimse bizi görmemeli bilinci kazandırmış olun.  Çocuğa kendi başına giyinme becerisi kazandırın, siz çocuğun yanındayken bak arkamı dönüyorum külotunu giy, atletini giy dedikten sonra bakıyorum bilinci kazandırmanız çocuğunuza, bedenini izleyen kişilere karşı rahatsız olma refleksi geliştirir.

Alışveriş merkezlerinde, mağazalarda çocuk kıyafetleri ulu orta yerde değil kabinlerde değiştirilmelidir. Bazen parklarda annelerin-babaların kız ve erkek çocuklarının tuvaleti geldiğinde ortalık bir yerde bu ihtiyacın karşılanmasını sağladığını görmekteyiz fakat; bu davranış çocuğa özel bölgemi göstermemeliyim hassasiyetini kırar.

5- Tuvalette Benden Başkası Olmamalı Bilinci

4 yaşından itibaren çocuğa, tuvalete tek başına girmesi alıştırılmalıdır. Tek başına tuvalete girme alışkanlığı çocuğun kendini koruma davranış refleksini geliştirecek ve çocuğun kendini koruma duygusunu güçlendirecektir.

Anaokullarında, tuvaletlerin arasına konulan paravanlar ve kapılar çocukların tuvalette tek olmalıyım bilincinin gelişimine destek olmaktadır.

Mahremiyet Eğitiminde Duyguların Yeri

Mahremiyet Eğitimi bir bakıma Duygu Eğitimi de demektir. Duyguları önemsenen çocuk kendine yönelik olumlu benlik algısı geliştirir. Duyguları güçlü olan çocuklar kendilerini etrafa karşı korumaya dair bir güçlü hissederler. Çocuk istismarcıları duygusal zayıflığı olan çocukları hemen fark ederler. Duygusal zayıflığı olan çocuklar, istismara daha açık olurlar.

Sus sen konuşma, sen çocuksun büyükler ne derse onu dinle, korkacak ne var , amcan o senin tabii ki seni öpebilir v.b. çocuğun duygusunun yok sayıldığı durumlar çocuğun savunmasız kalmasına neden olur. Büyükler bana inanamaz ki, anneme-babama falanca kişinin beni öptüğünü, bana bu olanlar sırrımız dediğini söylersem bana kızarlar, beni döverler algısı geliştirmelerine neden olabilir.

7 yaşından önce çocuklar deneyimlemedikleri, görmedikleri, duymadıkları şeyleri uydurma özelliği göstermezler. Önceliğiniz  çocuklarınızı dinlemek ve onları anladığınızı göstermektir. Koşulsuz kabul öncelikleriniz arasında olmalıdır. Unutmayın ki siz, onların güvenliğini sağlamak için varsınız, onlara karşı olan sorumluluklarınız arasında onların, beden bütünlüklerini ve duygusal bütünlüklerini korumak vardır.

 

OYUN TERAPİSTİ ÖZLEM AKYÜZ TURAN